Anasayfa     Günün Haberleri     Urfapress Tv     Yazarlar     Foto Galeri     Künye     İletişim  

  29 Mart 2024

   URFA'DA ORTAK DENETİM   URFA'DA ORTAK DENETİM   URFA'DA ERKEN BAYRAMLAŞMA   URFA'DA ERKEN BAYRAMLAŞMA   Z KUŞAĞI..!!!   MÜNİR ULUDAĞ VEDA ETTİ   MÜNİR ULUDAĞ VEDA ETTİ   CANPOLAT KIRSALA DEVAM DEDİ   CAMPOLAT Kırsalı İhmal Etmiyor   Vali AYHAN'a Teşekküre Gitttiler   Vali AYHAN'a Teşekküre Gitttiler   URFA BİR KONAK DAHA KAZANDI  



Site İçi Arama

Röportaj

AKTÜRK-DEMİR RÖPORTAJI

 Tarihi gerçekleri gün yüzüne çıkartacağız.RÖPORTAJ: MÜSLÜM AKTÜRK

Anket

URFASPOR KÜME DÜŞER Mİ?
EVET
HAYIR
FİKRİM YOK

Günün Manşetleri

Günün Fotoğrafı

Önemli Linkler

Hava Durumu

ÇADIRDA SİNEMA KEYFİ

 



Büyük Sultan II. Abdülhamid Han’ın kızlarından Ayşe Osmanoğlu’nun anılarında anlattığına göre; sinema denilen mucizevi makina ve hünerleriyle önce Yıldız Sarayı tanışır.


1896-97 yıllarında Bertrand adlı bir Fransız’ın getirdiği sinema makinası ile Lumiere Kardeşler'in dünyanın çeşitli yerlerinde çektikleri güncel filmlerin görüntüleri yansıtılır beyaz perdeye. Hemen sonrasında ve yine 1896-97'de, ıstanbul-Galatasaray'daki Sponeck Birahanesi'nde halka açık gösteriler yapılır ve yine Lumiere Kardeşler'in, 1895’te çektikleri ”Arrivee d'un train en gare de la Ciotat / La Ciotat Garına Bir Trenin Girişi" adlı filminin gösterilir Peralı zarif hanımlara ve beylere.


Türkiye’nin düzenli film gösterimi yapan ilk salonu olan Pathe Sineması 1908'de İstanbul-Tepebaşı’nda açılır. Osmanlı Başkenti’ni ızmir izler ve 1909’da ızmir’in ilk sinema salonu hizmete girer. Taşradaki ikinci sinema yine aynı yıllarda Selanik’te seyircilerini kabul etmeye başlar. Bursa ve Ankara 1920’lerin sinema zincirine birer halka eklerler.
Urfa’nın ve Güneydoğu Anadolu Bölgesinin sinema denilen gavur icadı mucizevi makine ve hünerleri ile tanışması pek uzun sürmez. İlk sinema salonununun açılışından yaklaşık 15 yıl kadar sonra girer bu hayal dünyasından içeri.
Fakat ne var ki salonda olmaz bu tanışma. Ki o günlerin imkan ve şartlarında böyle bir şeyin olması düşünülemez


Bir yanda: Sultan II. Abdülhamid’in tahttan indirilişi, 31 Mart Vakası, Balkanlarda başlayan kalkışmanın tetiklediği iç göç.. Diğer yanda: Ermeni Komitacıların isyan ve katliam girişimleri ve nihayet Avrupayı ve Osmanlı coğrafyasını cehenneme çeviren Birinci Dünya Harbi.. Sarıkamış Faciası; Çanakkale’ye rağmen masada parçalanan imparatorluk. ışgallerle başlayan acı günler..


Ve nihayet; “fakr u zaruret içinde harap ve bitab düşmüş” bir milletin emperyalizme baş kaldırışı; Anadolu ıhtilali ve koca impatorluğun enkazından doğan yeni bir devlet.
Bu şartlarda hem de Urfa gibi bir taşra şehrinde ve Cumhuriyet’in ilan edildiği günlerde; duvarları kesme taştan, koltukları maroken, locaları ahşap kaplama ve kocaman mı kocaman bir sinema salonunun yapılması elbetteki beklenemez.
Kaldı ki dönemin ekonomik ve sosyal ve hatta kültürel ortamı anlatmak istediğimizden daha da kötü, geri ve ağırdı büyük ihtimalle. Ama “sinema” denilen gavur icadı da bir illet, bir mikrop, bir virüs; insanımızın kalbine girmekle kalmaz, bütün bedenine yayılır olur birkaç yılda. Hem öyle yayılır ki durdurmak ne mümkün..


Çare arar Urfalı...
Düşünür, danışır; sinemaya aşina olan işgalci Fransız kuvvetleriyle gelen Kuzey Afrikalı Tunuslu, Cezayirli, Senagalli ve bilmem nereli müslüman lejyonerlerle konuşur, tartışır ve bir yol bulur sinemayı Urfa’ya getirebilmek için.

“Biz ki bin yıl kadar önce Asya bozkırından gelip Karakoyun Deresi’nin kuzey ve doğu kıyılarına kurduğumuz çadırlarımızda yaşamamış mıydık” diyerek kararını verir.
Uzun yıllar Urfa Saray Sineması’nın işletmeciliğini yapan Cumhuriyet İlkokulu’ndan öğretmenim Şaban Özbek’ten dinleyip hafıza defterime yazabildiğim kadarıyla:
“Biraz köylerden veya Urfa’daki çadırcılardan alınan, bir kısmı Fransız işgalcilerin11 Nisan 1920’de ‘Şebeke’de bıraktıklarından, alel usül bir çadır kurarlar Anzılha Parkı’nın doğusundaki boş alana. Urfa’nın ilk sineması kurulur böylece..”


“Kim kurar, nasıl kurulur? Sinema makinasını kim getirir Urfa’ya? Çadır Sinemasını kim işletir?” sorularına cevap arasak da bulamayız, bulamadık. O günlere dair elimizde belge de yok, bilgi de bulunmuyor. Bu mekanda film izleyenler ise toprağa karışalı yıllar yıllar olmuştur herhalde.


Yine merhum Şaban Özbek Hocamızın tarifinden yola çıkarak, yerini gösterebiliriz size.
Tam şurada, Dergah’ın önünden Anzılha’ya uzanan caddenin Rızvaniye Camiinin önünden Kale’ye uzanan cadde ile kesiştiği yerde ve soldaki boş alanda kurulur Urfa’nın ve belki de Türkiye’nin ilk Çadır Sineması.


Urfa’nın geçmişine dair yaptığı araştırmalardan tanıdığınız Fuat Rastgeldi, o günleri:
“Ben Ahmet Hacıgaffaroğlu’ndan dinlemiştim; “Gençliğe yeni adım attığım yıllardı” dediğine göre hesaplarsak, 1921-1925 yılları arasında olduğunu tahmin ediyorum.
Elektrik olmadığından elle çevrilen bir sinema makinesi, siyah-beyaz, sessiz gösterilen yirmi-otuz dakikalık bir film.. Sinema ile yeni tanışan Urfalılar hayretle bu ışıklı oyunu izliyorlar. Bir defasında sinema perdesinde atlı seyircilerin üzerine doğru gelirken seyircinin birisi kalkıp, “At üzerimize geliyor, kaçın lan kaçın” demesi ve bütün seyircilerin aynı anda dışarı kaçmak istemesiyle oluşan izdihamda çadır yıkılmış” cümleleriyle aktarır.
Daha sonra; o boş alanın etrafı çevrilir moloz taşlarla ve ağaç ambarı olarak kullanılır.

Ekleme Tarihi: 21 Nisan 2015 08:59

Yazarın Diğer Yazıları İçin

Yorum Ekle

Yazdır

Flash Haber

URFA BİR KONAK DAHA KAZANDI

 Taşı toprağı altın değil tarih olan kadim şehir Şanlıurfa'da, uzun yıllardır atıl durumda olan ve kente çirkin bir görüntü veren Hacı Kamil Konağı restore edilerek turizme kazandırıldı.

Köşe Yazarları

Ali ÇİZMECİOĞLU

 

İmam Hüseyin SAVAŞ

 

Op.Dr.Yusuf Vehbi OCAK

 

Mustafa ARISÜT

 

Osman Ataman BİNER

 

Hüseyin GÜZEL

 

Ayten DOĞAN

 

Metin ŞENAY

 

Mehmet CANBEYLİ

 

DENEME

 

DENEME

 

DENEME

 

DENEME

 

DENEME

 

DENEME

 

DENEME

 

DENEME

 

DENEME

 

DENEME

 

DENEME

 

DENEME

 

DENEME

 

DENEME

 

DENEME

 

Anasayfa     Günün Haberleri     Sitene Ekle     Urfapress Tv     Yazarlar     Foto Galeri     Künye     İletişim  

  29 Mart 2024