Şanlıurfa'da yerel yayım yapan Gazete İpekyol'un dört ay önce yayınladığı röportajda, IŞİD emiri Türkiye'nin Tel Abyad'ın düşmesine müsaade etmeyeceğini, çünkü Urfa gibi şehirleri yerle bir edilebileceklerinin bilindiğini ve bunun için kendilerinden korkulduğunu iddia etmişti. Ancak Tel Abyad düştü. Bunun karşılığında hayal kırıklığı yaşayan IŞİD de röportajda dedikleri gibi Urfa'yı mahvetmeye başladı.
RÖPORTAJ GÜNDEMDEN DÜŞMÜYOR
Gazete İpekyol'un mart ayının 22'sinde yayınladığı Irak Şam İslam Devleti'nden (IŞİD) bir yetkili ile röportajı gündemden düşmüyor. Haziran ayının başında Diyarbakır'daki Halkların Demokratik Partisi (HDP) mitinginde patlayan bomba ile üç ay sonra yeniden gündeme gelen röportaj, yine Haziran ayının sonunda bu kez Kobani'deki IŞİD saldırısı ile gündemdeki yerini korudu. Son olarak da geçtiğimiz Pazartesi günü Suruç'ta canlı bombanın yaptığı katliam sonucu röportajın önemi bir kez daha anlaşıldı. Çok sayıda yayın organı tarafından alıntı da yapılan röportajda IŞİD'e dair merak edilen birçok soru yer aldı. IŞİD'in para kaynağı, kadınlara davranışı, silahı temin edişi, Kobani'yi hedef seçmesinin sebebi, vs. Ancak röportajda sorulan bir soru ve alınan yanıtı adeta bugün olanları ve bundan sonra olacakları işaret ediyor niteliğinde.
TÜRKİYE, IŞİD'İ HAYAL KIRIKLIĞINA UĞRATTI
Akçakale'nin karşısındaki Tel Abyad Sınır Kapısı ve sınır hattı, IŞİD'in kontrolünde bulundurduğu en önemli stratejik yerlerden birisiydi. Başta dünyanın her tarafından gelenler örgüte katılım için bu güzergahı kullanıyordu. Yaralılar da tedavi için Şanlıurfa'ya buradan yollanıyordu. İddiaya göre çeşitli malzeme temini de yine bu sınır hattından geçiriliyordu. Tel Abyad bölgesi adeta IŞİD'ın nefes borusuydu. Kobani'deki Kürt güçleri de hem Tel Abyad'ın IŞİD için önemini hem de Kobani'ye bir daha saldırmamalarının garantisi olarak Tel Abyad'ı ele geçirmekte görüyordu. Ve derken …. Günler öncesinden çevresi kuşatılan Tel Abyad bir günde IŞİD'ten alındı. Kimileri IŞİD'in Tel Abyad'ı nasıl kolay verdiğine şaşırırken, IŞİD'in Türkiye'nin Tel Abyad'ı PYD kontrolüne bırakmamak için elinden geleni yapacağına inandığını ve bu yüzden yeterli hazırlık yapmadığını fark edemedi.
İşte o röportajdan bugün olacaklara ilişkin ipuçlarını veren kısım…
PKK Talebyad'ı almak istiyor. Demese de köyleri İslam Devletinden aldıktan sonra gelip Telabyad'ı almak isteyecek. Çünkü Telabyad ve Akçakale sınır kapısı alınmadığı sürece Kobani'de Kürtlere rahat verilmeyeceği düşünülüyor. IŞİD'in de fazla gücü yok gibi Telabyad'da?
Biliyoruz gelecekler, gelsinler. Biz bekliyoruz. Bin, 2 bin, 3 bin kişiyle gelsinler… Biz sadece 200 kişi kalacağız burada. Çıksınlar Kobani'den bize gelsinler. Telabyad'ı mı istiyorlar gelsinler alsınlar. Türkiye izin vermez onlara.
Niye izin vermez?
Türkiye biliyor. Şu anda Ceyşul Hür hem Telabyad'da hem Türkiye'de. Onlar da hazır. 'Biz de Talebyad'ı istiyoruz' dediler. İslam Devleti, Türkiye'ye şunu dedi; 'bir köpek sizden bize girsin, Urfa'yı mahvedeceğiz'. Hemen 5 dakikada hem de. Say 1, 2, 3, 4 ve 5. Yani 5'inci dakikada Urfa yerle bir olur. Türkiye bu yüzden İslam Devleti karşısında titriyor. İslam Devleti hazır buna. Bu yüzden kimse Telabyad'a gelemez.
İstanbul'da bir kadın canlı bomba eylemi yaptı. Bir polis hayatını kaybetti. Urfa'da, Antep'te canlı bomba eylemcileri olduğu söyleniyor. Bazıları diyor ki, 'Türkiye IŞİD'e yardım ediyor.' Türkiye IŞİD'e yardım ediyor mu etmiyor mu, bilmiyorum ama IŞİD'in buraya saldırma ihtimali her zaman var demek ki?
Evet Türkiye bu yüzden korkuyor.
IŞİD neden bu kadar kolay insan öldürüyor?
Bizde çok hata var. Çok yanlış şeyler yapılıyor, çok. Ama kötülerin hepsine barbar diyoruz. Yavaş yavaş kötülerin hepsi gidecek, temizleri kalacak İslam Devletinde. Dünya da böyle olacak inşallah. Hazreti Muhammed ne diyor? Mücahidler İstanbul'a girecek. O zamanki adı Konstantin tabi.
IŞİD'i mi işaret ediyor?
Mücahidler demiş. Ve mücahidler Konstantin'e girince herkes korkusundan, 'Allahü Ekber', 'Allahü Ekber' diyerek teslim olup Müslüman olur. Demişler, 'Ya Resulullah ama niye?'. 'Bu millet dünyayı çok sevip, ahiretten korktuğu için' demiş. Şu anda Türkiye'nin yarısı 'IŞİD gelirse bizim başımızın üstüne' diyorlar. Korkmuyorlar, böyle istiyorlar. Zannediyorlar ki kolay.
Türkiye'ye gelip gidiyorsunuz. Saçınızdan, sakalınızdan, giyiminizden IŞİD'li olduğunuz belli. Kimse size bir şey demiyor mu, karışmıyor mu?
Kim karışacak?
Mesela PKK'liler? Düşmanlarısınız…
Hiç kimse karışamaz. Bizi Allah koruyor.
SAVAŞ HALİ İLAN EDİLMELİ
Türkiye çok vahim bir bataklığın içerisine çekilmeye çalışıldı. Büyük oranda da başarılı olundu. Diyarbakır ve Suruç'ta IŞİD tarafından toplu katliam yapıldı. Ceylanpınar'da iki polis, Adıyaman'da bir başçavuş, Adana'da bir Hüda-Par'lı müezzin, Diyarbakır'da yine bir polis PKK tarafından öldürüldü. Son olarak IŞİD tarafından Kilis'te biri astsubay diğeri uzman çavuşa ateş açması sonucu astsubay hayatını kaybetti, uzman çavuş da yaralandı. Türkiye bunun üzerine uzun süredir asker ve silah sevkiyatı yaptığı Kilis'te, Suriye'ye girerek Elbeyli'de IŞİD ile savaşmaya başladı. Tüm bu yaşananlar normal bir savaşın göstergesi olmadığını, dolayısıyla düşmanla mücadelenin sadece sınırda yapılmaması gerektiğini gösteriyor. Yaklaşık 500 bin Suriyeli'nin Şanlıurfa'da yaşadığını ve bunların içerisinde yüzlerce IŞİD için canını feda etmeye hazır eylemcilerin olduğunu herkes biliyor. Bu sebeple özellikle IŞİD ile bağlantısı olanların tespit edilip evlerine/hücrelerine operasyonlar başlatılmalı. Ayrıca batılı ülkelerin de vatandaşlarını uyardığı riskli iller olan başta Şanlıurfa ve Gaziantep olmak üzere Kilis, Hatay, Diyarbakır gibi şehirler ve sınır ilçelerinde olağanüstü tedbirler alınmalı. Otobüs durakları ve otobüsler, camiler, hastanelerde güvenlik tedbirleri en üst düzeye çekilmeli. IŞİD'in kolay hedef alabileceği AVM'lerde Gaziantep'teki gibi sıkı tedbirler alınmalı. Zira Suriye'de, Türkiye'nin karadan askerleri, havadan ise F-16'larının saldırısı altında olan bu vahşi örgütten her türlü kötülük beklenir.
(Kaynak: Gazeteipekyol)
|
Günün Haberleri
