AH URFA!
Bu şehir ilk göz ağrısı…
Bu şehir ilk sevgili…
İlk can yoldaşı bu şehir…
İlk belalı…
Ve bu şehir gençliğimin ilk katili!

Dört yaşım Beykapulu
Kule dibinde ilk kavgam…
İlk kumarım…ilk zaferim…ilk yenilgim…
İlk secdem…ilk duam…ilk sevdam…
Ve bu şehir…
Başımda duman duman
Nereye gitsem hep peşimden gelir…

Bazen bir Eskimo serinliğidir bu şehir
Teker sesleri
Parke taşlarda yankılanır
Her ağustos sıcağında tadı damağımda hatırlanır
Kahi limonlu… kahi sütlü…kahi güllü
Ve ucu püsküllü bir tespihtir bu şehir
Dostların birer birer yadıma düştüğü….

Tarifsiz bir lezzettir bu şehir
Bazen bir biyanbalı burukluğu
Ramazan akşamlarının koşuşturmasında
Nefretin ve muhabbetin gergef gergef işlendiği
Hatıralarımın hafızasıdır
Gözlerimin buğusu…
Ahhh Urfa!
Seni bir kalleş gibi bırakıp gittim ya…
Tütüp durdun burnumda buram buram
Senden uzakta geçen her gün
Zehir zıkkım oldu dünyam…

Ah Urfa
Siyah beyaz bir filmsin şimdi hatıralarımda
Şehir Sineması’nın beleşçi müdavimi…
Beyaz perdenin hayal iklimine kanatlanan çocukluğum…
Tuzeken Camii’nde rahle başında
Sallanıp dururken hayaller içinde
Ve kara taşlı sokakları her adımladığımda
Ruhuma işler
Gölgem gibi arkam sıra sürüklenir
Bu şehir…
Asfalt Yol’da attığım adımlar
Urfa Lisesi’nin ortaokullu haşarı çocuğu
Koltuğumda çantam
Başımda kasketim
Talebe demek kasket demek
Koşup yürürken
Çıkar karşıma ansızın
En sevdiğim mektep arkadaşım:
Lolaz ekmek…
İşte bir ömür tadı damağımda bir arkadaşlık
Ey sevgili dost
Sen mi vefasız çıktın…ben mi
Bilemem artık!
Ah Urfa…
Senden kalan yalnızca hatıralar değil ki!
Öğretmen Okulu yolunda
Paramparçadır hayallerim
Sıra gecelerinde sevdalı başım
“Halepli bahçası”nda oynarken Nesimeler
Dünyanın yükünü sırtında taşır on dokuz yaşım…
Ah Urfa…
Bir ömür içimde sızın,
Yüreğimde hasretin
Ve ruhumda asaletin
Başım dik…alnım açık…dolaştıysam eğer…
Korkusuz ve pervasızsam alabildiğine
Bir oturuş beş sandalyeyse işgalim
Asık surat çatık kaşsa eşgalim…
Havandan…suyundan…
Taşından…toprağından…
Senden ulan senden…
Hepsi senin yüzünden…

Ah Urfa…
Tavşan kanı bir bardak çay gibisin
Lezzetin ve kokun buram buram tüter
Mehtap Çayevi’nin kürsülerinde
Toplamış başına ihvanları
Büyülü masallar anlatır Derviş Yaver….
O masallarla büyüdük biz
Umutsuzluklarımız umut olurdu
Hayallerimiz ideal…
Saftık yürek yürek
Dosttuk…arkadaştık…
Dünyaya meydan okuyan ülküdaştık….
Şimdi nerdeler kimbilir…
Nerede şimdi o dostlar arkadaşlar…
Hoperlorde bazen Seyfettin Sucu…bazen Nilüfer
Yıldız Meydanı’nda plakçı Enver…
Halt etmiş yanında en usta meddah
Söyleyin nerededir Bahattin Akbaş?
Yani nam-ı diğer Lala!...
Nerede sessiz ve derin
Teşkilattaki o en işlek beyin
Emin Kara….
Ve yüzüne yapıştırmış belediye süpürgesi bıyıklarını
O vefasız, o hayırsız
Her zamanki hınzırlıkla kırpıştırır gözlerini Mehmet Yıldız.
Daim zarif ve kibar
Daim bilge…
Elinde tesbih,boynunda kaşkol
Muhabbette midir hala dostlarla Bahattin Demirkol…
Başında külahı
Yüzünde çizgi çizgi yılların ızdırabı
Tesbih tesbih konuşur ki kelimeleri kehribar
Gümrük Hanı’nda
Dayamış sırtını duvara
Dalmış uzaklara
Oturur mu hala Dede Dündar?
Nerdesiniz dostlar söyleyin nerede?
Neyleyim anamdan böyle doğmuşum
Delikanlılığın deli tekmesiyle savrulmuş
Ve bozuk para gibi harcanmış gençliğimiz
Ve felek almış eline kalemi
Gurbeti alnımıza yazmış bir kere
Bir de maceracılık var ya serde…..
Kendimi bulmuşum Edirne’de….
Ah Urfa…
Şimdi ne zaman bir Urfa Türküsü duysam
İnce bir sızı gibi yapışırsın yüreğime…
Aklım sendedir inan…
Gönlüm sende…
Hatıralarım sendedir hep
Çocukluğum sende…
Bazen bir gülyağı kokusunda Pazar Camisi
Bir tutam kekikte Attar Pazarı
Bazen içtiğim suda Anzelha olursun…
Gelip bir yumruk gibi boğazıma oturursun…
O zaman kanatlanır yüreğim
Hayallerim kanatlanır…
Gelip Urfa Kal’asına konar…
Ve damla damla süzülürken yaşlar gözlerimden
Geçen bir ömrü seyre dalar…
Ah Urfa!
Biliyorum kopamam senden…
Çünkü
Sen gençliğimsin
Sen hayallerimsin
Sen geçmişimsin
Sen ızdırabım
Sen mutluluğumsun…
Ne etsem…neylesem…nereye gitsem
Gelip gelip
Beni bulursun…
Ah Urfa …
Dayanacak gücüm kalmadı inan
Artık peşimi bırak
Bırak peşimi… n’olursun!….
Osman Ataman BİNER…………..10.10.2012 EDİRNE