18 Mart 2018 07:06

Yalan Söyleyen Makul Bir Hal Almış!


Toplum nezdinde yalan söyleyen daha makbul bir hal almış.



Doğruyu söylemek sana mı kalmış?

Her doğrunun her yer de söyleneceğini bilmiyor musun?

Doğru söyleyecek olan, bir tek sen mi kalmışsın arkadaşım!

Doğruları savunmak sana mı kalmış!

Doğrucu Davut olmak senin neyine?

‘Doğru söyleyeni dokuz köyden kovarlar…’ hiç duymadın mı?

Doğru söyleyip, niye köy köy dolaşıyorsun ki… Otur rahat rahat yerinde, yoksa perişan oluyorsun!

Doğru söylemek senin neyine kurban olum!

Doğru her şekilde söylenir ama bu şekilde de söylenmez ki...

Tamam.Doğru ama…Bu doğruyu, niye bu şekilde söylisen ki benim ağam!

Doğru olmak sana mı kalmış!

Bu kadar insan var, onların içinde doğruyu söylemek bir tek siye mi kalmış!

Tamam doğrudur… Bu konu da, yerden göğe kadar haklısın ama bu doğruyu bu şekilde, karşı tarafa söylemeyecektin cıddo!

Doğrudan yana olmak hoş amasana mı düşmüş, bunu bu şekilde söylemağ heybaboş!

A bu olmadı! Doğru da olsa,sen bunu bu şekildesöylemeyecektinheyran!

Yaw he he…Anliyam. ’Yolu doğru olanın, yükü ağır olur’ ama durup dururken, sen siye niye bu yükü bu şekilde yüklemişsen ki gözümün nuru…

He… Ben de biliyem. ‘Hayat, doğru cevapları olmayan bir imtihandır!’ Bu imtihanagirmağ, durup dururken, siye mi kalmış!

Ben debiliyem; Hz Ali efendimiz: ‘Özü doğru olanın, sözü de doğru olur! Demiş. Demişte…Acaba bunu her yerde söyleyin mi demiş,bir de ona bakmak lazım!

A şimdi bu doğruyu söylerkenecebe…Doğru yerde mi durisan yoksa…?

Yaw tamam tamam!Doğruluğun kıymetini bil, ama yanlış zamanda bilmeyav…Soynazerarlı sen çıkarsan!

Doğriya heyran olum…

Madam adam kızi…Senniye doğrusunu bu şekildesöylisen!

Doğru…

Doğru…



Evet.

Ne yazık ki bu toplum, bele bir toplum.

Riyakârbir toplum!

Sünepe bir toplum!

Doğruyu bile ‘doğru’ söylemeyen bir toplum!

Doğruyu iğdiş eden bir toplum!

Doğruyu yalanın yanında;‘yalancı duruma’ düşüren bir toplum!

Doğruyu silikleştiren, yalancılığı parlatan bir toplum!

Ne demek;‘her doğru her yerde söylenmez!’

Bal gibi de söylenir.

Meydan yalancılara kalınca mı doğruyu devreye sokacaksın?

Peki, ne zaman doğruyu yalanıcının; gözüne gözüne sokacaksın?

Şimdi değil de; ne zaman ve nerede doğruları konuşacaksın?

Doğru söylemenin yeri, zamanı, mekânı mı var lanrebuee!

Doğru her yerde doğrudur ulan!

Biliyorum… Nasıl donanmışsan o şekilde insanlara hizmet edeceksin.

Yalancıysan, yalanların üzerinden, doğruysan, doğrular üzerinden hizmette kusur etmeyeceksin.

Gücün yanında el pençe duran gücü alabildiğince kutsayan bir toplum da, doğrulara pek yer olmaz. Olsa bile cılız olur, o cılızlık da bir işe yaramaz.

Hiçbir güç senin doğru söylemeni engellememeli.

Hakkın, hukukun, adaletin yanında durmayıp, doğruluğu bile bile ‘yalancı şahitliğe’ zorlayan zorba bir toplum, bu toplum…

Bugün doğrular toplum tarafından bu şekilde kodladığı için, algıladığı için, ‘doğrular’ yerlerde sürünüyor.

Kimse menfaatim bozulmasında diyor…

Onun için doğruya sahip çıkmıyor, doğruları sahiplenmiyor.

Doğrular öksüz bir çocuk gibi, orta yerde bırakılmış.

Yalanlar her şeyi bastırmış, onun için doğrunun bu toplumda esemesi okunmuyor.

En tepedekinden tutunda, en alt ki kademeye kadar, yalana, yalancıya inana bir toplum olduk çıktık.

Bugün artık yalanla- doğru yer değiştirmiş durumda,

Bu şekilde toplumun bünyesin sirayet etmiş durumda.

Toplumun saygıdeğer bireyleri;

‘Doğruyu her yerde söyleme…’ demiş.

Onun için yalan, her yerde, çokrahatlıkla geziyor!

Doğru söyleyen birileri olursa, yalancılar tarafında hemen susturuluyor susturulmaya çalışılıyor.

Yalanlar, hileler, desiseler,toplumun geçer akçesi olmuş.

Gün geçtikçe toplum yalanlar üzerine inşa ediliyor.

Toplum nezdinde yalan söyleyen daha makbul bir hal almış.

Sen doğruyu, doğruları, söylemeye çalışırken

Doğruları haykırmaya çalışırken, ne yazık ki yalancıların sesi, seninkinden daha gür olarak çıkıyor.

Çıkan o gür ses,cılız olan o sesi bastırıyor, bu şekilde bastırmaya çalışıyor.

Doğrular, yalancılar tarafından zaptu rapt altına alınmış.

Doğrular;yalancılar tarafından hapsedilmiş, yalanlar tarafındanterbiye ediliyor.

Doğruyu, yalanın tezgâhından geçirip,güya düzeltmeye çalışıyor yalancı toplum.

Şimdi böylesi bir toplumda, böylesi toplumlarda, çıkıp ne konuşacaksın söylermisiniz?

Çıkıp ne yazacaksın söylermisiniz?

Doğruların konuşulmadığı yerde; kimin hakkını, hukukunu savunacaksınız?

Çıkıp ‘senin doğrun benim doğrum olmak zorunda değil’ diyebilir arkadaşın biri.

Doğru olabilir…

Ben de diyorum ki;

Toplumun neredeyse tamamına yakını bu durumda.

Bizler de o toplumun birer bireyiyiz birer parçasıyız.

Onun için ‘ yalancının evi yanmış kimse inanmamış!’

Ama inanın bugün;

‘doğrunun, doğrularında evi yanmış…’ama ne yazık ki buna da kimse inanmıyor.

Toplum doğru olmadıkça dürüst olmadıkça iflah olmaz!