22 Aralık 2014 09:09

NELER OLUYOR?




Ülkemiz siyasetinde neler olup neler yaşandığını inanıyorum ki birçoğunuz biliyorsunuzdur. Yok, atanamayan öğretmenler, yok paralel operasyonlar, yok skandallar, yok Osmanlıca, yok şu! Yok bu!



Ama ben bugün sizlerle özellikle Urfa siyaseti ile ilgili olarak birazcıkta olsa sohbet etmek istiyorum.



Malumunuz olduğu üzere 7 Haziran 2015’te Milletvekili Genel seçimleri olacak. Dolayısı ile şimdi Urfa’da birçokları Milletvekilliği hesabı içinde olmaya başladılar bile.



Yaklaşan Genel seçim öncesinde gözler yine AKP’de! Uzun yıllardır AKP il Başkanlığını yapmakta olan Av. Yusuf Eğilmez, bu seçimde aday olmayacağını söyledi. Eğilmez’in aklı da gönlüde Milletvekilliğinde. Sadece Eğilmez mi? Hayır! Eski Belediye Başkanı Fakıbaba ‘aday adayıyım’ demişti. Kayhan İnan, Müslüm Yanmaz, Müfit Yetkin, Mustafa Zahit, Nihat Çiftçi, Mustafa Yavuz, Mustafa Arslan, Mehmet Büyükfırat, Feyyaz Gündoğan, Kadir Kol, Mehmet Ekinci ve daha birçok isim… Ve tabi ki üç dönem kuralına takılan Bakan Faruk Çelik ile Yahya Akman’ın dışındaki AKP’li mevcut vekiller ile isimlerini sıralayamadığımız yüzlerce ismi de unutmamak gerekir.



CHP’de olup bitenleri de sanırım izliyorsunuzdur. Urfa’da siyasete ilk olarak MHP’de göz kırpan, sonrasında AKP’den aday adayı olan, daha sonra seçimde SP’den aday olan ve nihayetinde CHP’de il Başkanlığı koltuğuna oturan Hasan Oğul’un 7 Haziran 2015 milletvekili Genel seçimlerinde Urfa’dan CHP’nin birinci sıra aday olacağına kesin gözü ile bakılıyor. Oğul’un önümüzdeki günlerde il başkanlığını kısa bir dönem il başkanlık koltuğuna oturan Ömer Karakeçili’ye devredeceği de konuşulmakta. CHP’de bunlar yaşanırken ne yazık ki taban yaşananlardan ve gelinen noktadan hiç de mutlu görülmüyor. Ayda 7 bin TL kira başta olmak üzere vs giderler için bir masraf ödemesi yapan CHP Genel Merkezinin bugünkü tutumunun kazanmaktan öte Urfa’da sadece tabela partisi olarak kalmaya yönelik tercih ettiğine kulaklarımıza kadar gelen duyumlar arasında.



Kazanmadan öte bir yaklaşım içinde olan bir başka siyasi parti de MHP. Geçtiğimiz günlerde Genel Başkan yardımcısı Şefkat Çetin Urfa’ya geldi. Neye geldi? Kimlerle görüştü? İzlenimleri nalsı bilemiyorum ama gönül isterdi ki Çetin, Urfa’ya gelmişken biz Gazeteciler ile de bir araya gelip, görüş alış verişinde bulunsaydı. Ve yine Çetin, Urfa’ya gelmişken keşkem partinin eski duayenleri başta olmak üzere küskün, kırgın ve partiden uzaklaşmış olan başta Ülkücüler olmak üzere bazı isimlerle de buluşsaydı. Ama o ne yaptı? Partiyi ziyaret edip, bir bardak çay içip, bir iki kişi ile sohbet edinmeyi yeterli görmeseydi. Ve keşkem, Şefkat Çetin kendi başına çarşı pazarı olaşıp halkın nabzını tutabilseydi. Ama olmadı. MHP’de yaklaşan Genel seçim öncesinde Fatih Bucak ve Ahmet Ersin Bucak’ın da ‘aday’ olacaklarına yönelik konuşulmakta. Ama ortada şimdilik somut olarak atılmış bir adım yok. Bekle ve gör politikası daha fazla tatbik edilmekte. Dr. Mahmut Subaşı’nın da kafasının bir hayli karışık olduğu görülmekte. MHP’de şimdilik yaşananlar yarınlar asına heyecan yaşatmaktan uzak. Yarın ne olur onu bekleyip hep birlikte göreceğiz.



Son Genel seçime Bağımsız adaylar ile giren ve iki milletvekili kazanmayı başaran HDP’de de 7 Haziran genel seçimlerinde yine Bağımsız adaylarla mücadele edeceğe benziyor. İki İbrahim’den vaz geçerler mi? Yoksa bir dönem daha devam kararı mı çıkar bilemiyorum ama ortada bir gerçek var, eğer baraj sorunu olmamış olsa HDP iki yerine daha fazla Milletvekilliğini kazanır. Her şeye rağmen HDP’de aday değişiminin yaşanacağına kesin gözü ile de bakıldığını unutmamak gerekir.



SP, DP, DSP, HAK PAR, HÜDA PAR ile yeni kuruluna Anadolu Partisi, DGP ile yine en son olarak rahmetli Turgut Özal’ın kurmuş olduğu ANA PARTİ’nin durumları ise nasıl olur bilinmez. Beklenilenden fazla oy mu alırlar, koptukları partilerine zarar mı verirler bilinmez ama bu genel seçimin de bugün görülen tablodan uzak bir görüntü vereceğini sanmıyorum.



Yeniden buluşmak dileği ile…