Çelik;Bunun Sorumlusu Kim?

05 Ekim 2015 12:04

AK Parti Şanlıurfa İl Başkanı Zeynel Abidin Beyazgül ile birlikte düzenlediği kahvaltılı basın toplantısında konuşan ve basın mensuplarının sorularını cevaplayan Bakan Çelik, Şanlıurfa... 

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı ve AK Parti Şanlıurfa Milletvekili adayı Faruk Çelik, Şanlıurfa’da görev yapan basın mensuplarıyla buluştu.


AK Parti Şanlıurfa İl Başkanı Zeynel Abidin Beyazgül ile birlikte düzenlediği kahvaltılı basın toplantısında konuşan ve basın mensuplarının sorularını cevaplayan Bakan Çelik, Şanlıurfa Milletvekilliğinin kendisi için onur olduğunu ve hedefinin 50 bin Urfalının çalıştığı bir sanayi bölgesini oluşturmak olduğunu söyledi.


Şanlıurfa’da Milletvekilliği yaptığı 24. Dönemin, daha çok işe endeksli bir dönem olduğunu belirten Bakan Çelik, “Kişileri şahsen tanıma, simaen tanıma ve esas mesele ise, kişilerin yararlandıkları Şanlıurfa’ya çeşitli katkılar sunma, kişilerle değil sorunlarla uğraşma dönemiydi. Bu dönem ise artık Şanlıurfa’yı daha iyi biliyoruz. Şanlıurfa’nın hem sorunlarıyla, hem de Şanlıurfa’ya katkı sunan tüm kesimlerle iç içe olacağız” dedi.


Şeffaf bir insanım


Bakan Faruk Çelik, 1. özelliğinin şeffaflık olduğunu belirterek, “1. özelliğim şeffaflıktır. Beyaz kâğıt gibi, üzerine bir iğne ucu kadar leke kondurmayacağınız kadar siyaset çizgisini açık yürüten bir insanım. Bir dezavantajım ‘işkolik’ bir insanım. Hedeflerimi belirlemiş, ortaya koymuş isem onları gerçekleştirmek için gece gündüz, aile ve sağlığımı da bir kenara koyarak o hedeflerimi gerçekleştirmek için mücadele eden bir karaktere sahibim. Bu durum sosyal hayattan bizi koparsa bile millete hizmet yolunda söz vermişsek, iş kolik anlayışımla sözlerimi yerine getiririm” diye konuştu.


Şanlıurfa siyasi hayatıma çok şeyler kattı


Konuşmasında sade bir insan olarak Urfalılarla buluştuğunu da ifade eden Bakan Faruk Çelik, “Piyasada fazla görünmemin ve zaman israf etmememin dezavantajını yakaladığımı ifade ediyorum. Bunu aslında dezavantaj olarak görmüyorum. İletişim ve algı yönetimi açısından bir dezavantaj bu durum. İşe kendinizi 5 saat vereceğinize, 1 saat algı yönetimine verseniz, sizinle ilgili algı çok daha olumlu olabilir, ama o zaman da iş yapamayabilirsiniz. Hiçbir zaman algısı iyi ama işi, verimliliği az olan bir siyasetçi pozisyonunda olmak istemedim. Makamları hiçbir dönemimde kendime çıkış yolu olarak gören bir insan olmadım. Sade bir insan olarak yaşadım. Sade bir insan olarak Urfalılarla buluştum. Bu samimiyeti de Urfalılarda gördüm, onlarında bizde gördüğü inancındayım” diyerek sözlerine şöyle devam etti;


“Basın toplantısındaki konuşmasında Şanlıurfa’nın siyasi yaşamına çok şeyler kattığını dile getiren Bakan Çelik, “Bizde Şanlıurfa’ya çok şeyler katmaya devam edeceğiz. 2011’de Şanlıurfa’ya geldiğimizde heyecan dolu, gelece dönük umut yayıldı memleketimize. Ümit var bir Şanlıurfa ile karşı karşıya idik. Şanlıurfa’ya birçok hizmeti kazandırmak için çalıştık. Beklentilerin yoğun olduğu ortam içerisinde, Şanlıurfa teşvikte 6. Bölge oldu. Sanayi ile tanıştı. İki OSB Bölgesini doldurdu. 12 bin 500 Şanlıurfalı gencimiz sadece bu alanda çalışmaya başladı. Hedefimiz 50 bin Urfalının çalıştığı bir sanayi bölgesini oluşturmak. Heyecan, umut olan bir tablo ile çalışmalarımızı sürdürdük. 2015 Şanlıurfa’sına geldiğimiz zaman, kaygı ve endişe dolu bir Şanlıurfa ile karşı karşıyayız şimdi. Tarlada çiftçi, pazarda esnaf, fabrikada işçi endişeli. Bu tablo kimin eseri? Değerli Urfalılar kendilerine sorsunlar. Umut dolu, geleceğe yürüyen bir Şanlıurfa ve bunun da semeresini almaya başlayan Şanlıurfa’ya cıvıl cıvıl otellerin dolu olduğu, otel sayılarının artmaya çalıştığı, turizm merkezlerine daha kolay ulaşılabilir. Bütün kültürel değerlerin ortaya çıktığı Şanlıurfa’dan daha fazla gelişme beklerken, havaalanına giriş, çıkış yapan uçak sayısının 50’ye yaklaştığı, Şanlıurfa’da yok denecek noktaya varmış iken, endişe ortamını sürüklüyorsanız, otelleri boş hale getiriyorsanız, turizm alanlarını insansız bir noktaya dönüştürüyorsanız, bu kültürel mirası ülkenize ve dünyaya taşıma imkanını elden kaçırıyorsanız bunun sorumlusu kim?”