"SEÇİM NASIL KAZANILIR?"

30 Nisan 2015 07:28

URFAPRESS yazarı,Gazeteci-Yazar Halil ÇİNİ yazdı.. 
SEÇİM NASIL KAZANILIR?



Aslına bakacak olduğumuzda seçim bir hayli eğlencelidir.

Nasıl mı?

Hemen anlatayım.

Bir kere seçim eğlencelidir. Sihri içindedir. Yani kendisine özgü bir sihri vardır. Har parti, her aday aslında kendi kaderini, geleceğini bu süreçte belirler. Partiler sürekli olarak kendisini yenilemek, daha farklı olarak seçmene anlatmak mecburiyetindedir.

Seçimi kazanmak adına aslında sihirli bir formüle de ihtiyaç yoktur. Ama sihir varmış gibi hareket edeceksin. Seçmene sıcak, samimi ve içten olarak yaklaşacak, onunla tokalaşacak, kucaklaşacak ve hatta gerekirse öpüşmekten de kaçınmayacaksın.

ANAP’ın eski önemli isimlerinden Gaziantep Milletvekili Hasan Celal Güzel gibi öyle el ense çekmeye hiç gerek yok. İyi bir siyasetçi, karşısındakinin beden dilini iyi bilebilen birisi karşısındaki ile tokalaştığında ya da yanak yanağa öpüştüğünde bu kişinin kendisine oy verip vermeyeceğini bile bilir.

Çünkü birisi ile tokalaştığında veya yanak yanağa öpüştüğünde sana karşı olan birisinin mutlaka sinirden ellerinin ya da yanağının titrediğini hissedebilirsin.

Seçimi kazanmak isteyen bir parti veya aday ilk önce kazanmak istediğinin kendisi farkına varması gerek.

İstemek ve inanmak yarı yarıya başarılı olmaktır. Bunu asla göz ardı etmemek gerekir. Aday şık giyinmeli, karizmatik görünmeli, karşısındakine duruşu, söylemleri ve hitabı ile güven aşılamalı.

Hz. Mevlana’nın dediği gibi bir insan her şeyden önce ’ya olduğu gibi görünmeli ya da göründüğün gibi olmalı!’

Hiçbir zaman iki doğru olmaz. Bunun farkında olmalıyız. Hani yazımın başında seçimin aslında eğlenceli ve bir o kadar da sihri içindedir dedim ya, işte bir adayda da, siyasi partide de böyle bir durum vardır. Önemli olan her şeye rağmen doğruluktan uzaklaşmamaktır.

BİR: Uçuk vaatlere hiç gerek yok!

İKİ: Rakibini asla belden aşağı vurmamak gerekir.

ÜÇ: Sana karşı olanları da sakin ve aklın başında dinleyeceksin.

DÖRT; En ücra yerlere de gidecek ve rakibinden dahi oy isteyeceksin.

BEŞ; Yapamayacağından çok yapabileceklerinden konuşmakta yarar var.

ALTI: Konulara mutlaka hâkim olmalısın.

YEDİ; öyle kafadan konuşmak, bol keseden atıp tutmak yerine mantıklı, akıllı konuşmakta yarar var.

Buna benzer özellikleri daha çok sıralayabiliriz. Netice itibari ile şunun altını özellikle çizmek isterim ki, karşındaki insana, kişiye asla boş vaatlerde bulunmayacaksın. Her zaman yapabileceklerini masaya indirmekte yarar var. Yalancı olmak yerine doğruları konuşmaktan asla kaçınmamak gerek.

Ve… Hangi konumda, hangi makamda ve dünya da nasıl bir güce sahip olursan ol karşındakini asla küçümsemeyeceksin. Bu dünyanın boş, önemli olanın AHİRET’teki asıl hesaplaşma olduğunu asla unutmayacaksın.

Yeniden buluşmak dileği ile..