İki katı olsun prezervatifsiz olsun

01 Aralık 2009 19:52

İki katı olsun prezervatifsiz olsun Atın ölümü arpadan olsun... Türkiye'de seks işçileri... 
İki katı olsun prezervatifsiz olsun
Atın ölümü arpadan olsun...
Türkiye'de seks işçileri...

PREZERVATİFİ BİLMEYENLER VAR
Seks çalışanları ile ilgili çeşitli çalışmalarda yer alan, davranış araştırmalarına katılan tiyatro oyuncusu, LGBTT ve HIV Pozitif aktivisti Seyhan Arman’ın seks işçisi kadınların hayatlarına dair gözlemleri hayli çarpıcı.Duyduklarımız şaşırtıcı, çünkü Arman, seks çalışanı kadınlar arasında prezervatifi bilmeyenlerin olduğunu söylüyor.

İKİ AYDA BİR YAPIYORUM, BANA BİRŞEY OLMAZ
“Davranış çalışması yaptığımızda seks çalışanı biyolojik kadınların HIV başta olmak üzere bulaşıcı hastalıklar konusunda daha az bilgiye sahip olduklarını gördüm. Korunma yöntemleri şöyle dursun, bazıları kondomu bile bilmiyor. Bu konuda transseksüeller ve travestiler biyolojik kadınlardan kesinlikle daha bilinçli. Yaşadıkları sorunlar açısından aralarında fazla fark yok çünkü partnerleri erkekler. Türkiye’de erkeklerin genel olarak, ‘atın ölümü arpadan olsun, biz Türküz bize birşey olmaz’ gibi yaklaşımlarının veya ‘Evliyim, bu benim için sadece fantazi, iki ayda bir yapıyorum ne olacak’ gibi bahanelerinin olduğunu biliyoruz. Prezarvatifi herkesin duymuş olduğunu düşünürüz ama seks içşisi olmasına rağmen adını bile bilmeyen kadınlar var."

ÜCRETİN İKİ KATINI VEREYİM...
Arman, seks çalışanlarının zaman zaman bilinçsizliğin ürünü olan riskli tekliflere boyun eğmek zorunda kaldıklarını söylüyor. Bazen çaresizlikten, bazen bilgisizlikten kabul edilen bu tür teklifler HIV/AIDS'in hızla artmasında önemli rol oynuyor.

“Mesela erkek cinsel ilişki öncesinde ‘Sana ücretin iki katını vereyim ama prezarvatif kullanmayalım’ diyor. Kadın da maalesef kabul edebiliyor. Daha önce transseksüeller için de böyleydi ama çalışmalarda sahada akran kullanıldığı için ki bunlardan biri de benim, olayın ciddiyetini daha net anlatabiliyoruz. Daha önceki projelerde mesela seks işçilerinin çıktığı caddeye bir doktor veya görevli gidiyor ve onları HIV/AIDS hakkında bilgilendiriyordu. Ama biz bunun yanlış olduğunu söyledik. Çünkü seks çalışanının o anda başka kaygıları var, para kazanma kaygısı, ‘polis gelecek mi ne yapacağız’ kaygısı var ve siz böyle bir ortamda birşeyler anlatırken, O sizi dinleyemeyecektir."

Toplumda HIV/AIDS’e gereken önemin verilmediğini belirten Arman, farkındalık çalışmaları ve sosyal sorumluluk projelerinin çok da amacına ulaşmadığı, seslerin yeterince duyulmadığı görüşünde. Arman’a göre, seks çalışanlarının yaşadığı en önemli sorun aşağılanmak ve bu işi isteyerek yaptıklarınının düşünülmesi.“Özellikle transseksüellik eşittir seks işçiliği gibi algılanıyor. Biyolojik kadınlarda bu böyle değil çünkü kadın bu mahallede seks işçisidir, diğer mahalleye gittiğinde ne olduğu belli değildir. Yaşam alanlarımızın içerisinde dahi seks işçisi gibi davranılıyor. Birey seks işçisi olabilir, bunu yaptığı bir alan vardır ama onun dışında bakkala, markete gittiğinde aynı şekilde davranılması çok yanlış, bu işin isteyerek yapıldığını düşünüyorlar. Önemli sorunlardan biri de polisin tavrı.

PLAKALI ARAÇMIŞIZ GİBİ CEZA KESİLİYOR
Çünkü polis, karşısındaki seks işçisi olduğu için farklı davranma hakkına sahip olduğunu düşünüyor. Transseksüeller için durum daha da vahim. Son dönemlerde transseksüellere sadece yolda yürüdüğü, merkette alışveriş yaptığı hatta yaşadığı için bile trafik cezası kesiliyor, sanki plakalı araçmış gibi.

SEKS İŞÇİSİ DE AYRIMCI VE ÖNYARGILI
Peki seks çalışanları aralarındaki HIV pozitifleri nasıl algılıyor, onlara nasıl yaklaşıyorlar? Arman’ın anlattıklarından, ayrımcılığın ve ötekileştirmenin seks çalışanları için de geçerli olduğunu, önyargılardan muzdarip olan seks işçilerinin de 'önyargılarından' kurtulamadığı anlaşılıyor.

“Seks işçisinin de HIV pozitif seks işçisine yaptığı şey ayrımcılık. Evet, HIV pozitif diye aynı işyerinde çalıştığımız birini nasıl dışlıyorsak veya ailemizde nasıl istemiyor ve ötekileştirebiliyorsak seks çalışanları için de böyle. HIV pozitif olduğunu bildikleri arkadaşlarına onlar da önyargılı davranabiliyorlar. Önyargılarımız herşeyde olduğu gibi burada da çalışıyor."

gazeteler.com